İnce ayar argümanı, fizikten çıkan güçlü bir tasarım kanıtıdır. Evrenimizin yapı taşları olan çok özel sayılar vardır. İster atom altı parçacıklardan isterse de tüm galaksilerden bahsediyor olalım fark etmez. Hepsi de temel sabitler ve büyüklükler olarak adlandırılan bu sayılara dayanır. Bu makalede, bu sayılardan bazılarına, önemlerine ve önde gelen fizikçilerin bu sayılar hakkında ne söylediklerine bakacağız.
Evrenimizdeki ince ayar: Fizikte bazı sayılar o kadar özeldir ki, onları biraz değiştirseydiniz evren var olmayı durdururdu. Bunlar elektronun kütlesi, kuarkın kütlesi, yerçekiminin gücü, elektromanyetik alanın gücü, güçlü nükleer kuvvet ve çok daha fazlası gibi sayılardır. Bu sayıların neden bu değerlere sahip olduğu sorusu ortaya çıkıyor. Belki sadece rastgele sayılardır, belki tesadüfen ortaya çıkmışlardır, belki de zeki bir yaratıcı tarafından özellikle seçilmişlerdir. Bu sabitler çok ama çok hassas ve ince ayarlanmış sayılardır. Bunları çok küçük bir miktar değiştirmek evrenin dengesini bozar ve yaşam ya da herhangi bir türde varoluş mümkün olmaz. Burada birkaç düzine rakamdan bahsediyoruz. Bunlardan bazılarına ve varoluşumuz üzerindeki etkilerine daha yakından bakacağız.
Yerçekiminde İnce Ayar
Önce yerçekimine bakalım. F = G(m1m2)/R2 . Kütle çekim yasasındaki G, kütle çekim sabiti olarak adlandırılır. Yerçekimi kuvveti bu temel sabit tarafından belirlenir. Bu sabiti çok az bile değiştirmek felaketle sonuçlanabilir. Leonard Susskind teorik fizikçi ve sicim teorisi, kuantum alan teorisi, kuantum istatistiksel mekaniği ve kuantum kozmolojisi üzerine araştırmacıdır. Bakalım bu konuda ne söyleyecek.
“Eğer (yerçekimi sabiti) biraz daha güçlü olsaydı, yıldızlar çok çabuk sönerdi, yaşamın evrimleşmesi için yeterince uzun yaşamazlardı, yıldızlar yerine kara deliklerimiz olurdu…”
Kozmolojik Sabitte Görülen İnce Ayar
Bu özellikle ince ayarlanmış bir numara. Evrenin genişleme hızı kozmolojik sabit ile hesaplanır. Evrenin genişleme hızı, evrenin başlangıcında kritik bir rol oynamaktadır.
Büyük Patlama Örneği:
Hepimiz büyük patlamayı biliyoruz. Büyük patlama teorisi evrenin başlangıcını saniye saniye ve hatta daha küçük zaman dilimlerinde açıklamaktadır. Alan Harvey Guth, temel parçacık teorisini ve parçacık teorisinin erken evrene nasıl uygulanabileceğini araştıran Amerikalı bir teorik fizikçi ve kozmologdur. Genişleme oranı ve bunun kritik doğruluğu hakkında söyledikleri bunlar.
“Büyük patlamadan bir saniye sonrasına geri dönersek, o noktada genişleme hızı ve kütle yoğunluğu birbirlerine tam olarak göre ayarlanmış olmalı ki evren tam da bu kritik noktada olsun. Eğer o noktada evren 15. ondalık basamakta bir parça daha hızlı genişliyor olsaydı, yani 0.000000000000001 daha hızlı olsaydı, evrenin genişleme hızı galaksilerin oluşması için çok büyük olurdu. Öte yandan, genişleme hızı 15. ondalık basamağın sadece bir parçası kadar daha yavaş olsaydı (-0.0000000000000000001), evren aslında maksimum boyuta kadar genişleyecek ve içinde yaşadığımız duruma ulaşamadan çökecekti.”
Fizikçiler evrenin ince ayarı hakkında ne diyor?
"...dünyamızın özelliklerini tanımlayan yaklaşık 20 sayı var, ancak kimse bu sayıların neden belirli değerlere sahip olduğunu bilmiyor. Şimdi kolayca şöyle diyebilirsiniz: Kimin umurunda? Bir elektronun kütlesini biraz değiştirirsiniz. Bunun gerçekten bir önemi var mı? Ve cevap: önemi var! ... Bu sayıların (temel sabitlerin) bilinen değerlerindeki küçük bir değişiklik bile bildiğimiz dünyanın yok olmasına neden olur."
"Her şey neredeyse bıçak sırtında gibi görünüyor, öyle ki fizik kurallarını biraz değiştirseniz, bildiğimiz dünya var olmaz."
Leonard Susskind
"Fizikçiler nereye baksalar ince ayar örnekleri görüyorlar"
Martin Rees
"Dikkat çekici gerçek şu ki, bu sayıların değerleri, yaşamın gelişimini mümkün kılmak için çok ince bir şekilde ayarlanmış gibi görünüyor."
Stephen Hawking
"Asıl şaşırtıcı olan Dünya'daki yaşamın bıçak sırtında dengelenmiş olması değil, tüm evrenin bıçak sırtında dengelenmiş olması ve doğal 'sabitlerden' herhangi birinin biraz bile şaşması halinde tam bir kaos yaşanacak olmasıdır."
Dr. Paul Davies
"Doğa yasalarını biraz değiştirirseniz ya da elektronun yükü gibi doğa sabitlerini biraz değiştirirseniz, evrenin gelişme şekli o kadar değişir ki, akıllı yaşamın gelişememesi çok muhtemeldir."
Dr. Dennis Scania
"Bu sabitlerden birini bir yöne doğru yüzde birkaç kaydırırsak, yıldızlar oluşumlarından sonraki bir milyon yıl içinde yanar ve evrim için zaman kalmaz. Diğer yöne yüzde birkaç kaydırırsak, helyumdan daha ağır hiçbir element oluşmaz. Karbon yok, yaşam yok. Kimya bile olmaz."
Dr. David D. Deutsch
"Evrenin sahip olduğu özellikler karşısında şaşırmadığını iddia eden biri varsa, kafasını kuma gömmüş demektir. Bu özellikler şaşırtıcıdır ve olası değildir."
Dr. David D. Deutsch
"Evrenin organik yaşamı teşvik eden pek çok özelliğe sahip olması - örneğin tam olarak gezegenleri ve uzun ömürlü yıldızları ortaya çıkaran fiziksel sabitler - bazı bilim insanlarının ilahi bir etkinin mevcut olabileceği yönünde spekülasyon yapmasına yol açmıştır."
The August '97 issue of "Science"
"Gerçeklerin sağduyulu bir yorumu, bir yöneticinin fiziğin yanı sıra kimya ve biyolojiyle de oynadığını ve doğada konuşmaya değer hiçbir kör güç olmadığını göstermektedir. Kanıtları inceleyen herhangi bir fizikçinin, nükleer fizik yasalarının, yıldızlarda ürettikleri sonuçlara göre kasıtlı olarak tasarlandığı çıkarımını yapamayacağına inanmıyorum."
Fred Hoyle
"Benim için tüm bunların arkasında bir şeyler olduğuna dair güçlü kanıtlar var. . . Sanki birileri Evren'i yaratmak için doğanın sayılarına ince ayar yapmış gibi görünüyor. . . Tasarım izlenimi çok güçlü."
Paul Davies
"Tuhaf görünebilir ama bence bilim Tanrı'ya giden yolda dinden daha emin bir yol sunuyor."
Paul Davies
Kutsal kitaplar evrenin ince ayarı hakkında ne diyor?
O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân'ın yaratmasında bir aykırılık, uygunsuzluk görmezsin. Gözünü döndür de bak, bir bozukluk görüyor musun? Sonra gözünü tekrar tekrar döndür (bak). Göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin halde sana dönecektir.
Qur'an 67: 3-4
Gökler Tanrı'nın yüceliğini ilan eder; gökyüzü O'nun ellerinin eserini duyurur. Günden güne konuşurlar; geceden geceye bilgi sergilerler.
Psalm 19: 1-2