Büyük Patlama ve Evrenin Genişlemesi: Kur’an’da Önceden Bildirilmiştir

İçerikler

Büyük patlama teorisi, evrendeki tüm maddenin bir zamanlar sonsuz derecede küçük bir noktaya sıkıştırıldığı ve daha sonra dışa doğru patlayarak maddenin genişlemesine ve bugün bildiğimiz evrenin oluşmasına neden olduğu fikridir.

Kuran'daki Büyük Patlama Teorisi

Büyük patlamayı teorize eden ilk fizikçi Georges Lemaître makalesini 1927’de yayınladı. Böyle düşünüyordu çünkü uzaydaki tüm maddenin tek bir noktadan dışa doğru genişlediğine inanıyordu ve ayrıca eninde sonunda genişlemenin duracağını ve tekrar kendi içine doğru büzülmeye başlayacağını düşünüyordu. Teorisi diğer fizikçiler arasında popülerlik kazandı, ancak Edwin Hubble 1929’da galaksimizin gerçekten bizden uzaklaştığını keşfedene kadar insanlar onu evrenimizin nasıl başladığına dair bir açıklama olarak ciddiye almaya başlamadı.

O kâfir olanlar, görmediler mi ki, göklerle yer bitişik bir halde iken biz onları ayırdık. Hayatı olan her şeyi sudan yarattık. Hâlâ inanmıyorlar mı?

Bu ayet ilk nazil olduğunda, Allah’ın hiçbir şekilde eğitim almamış bedevileri (çöl Arapları) hedef almadığı açıktır, bu ayet zamanımızın bilgili insanları içindir. Yaratılış hakkında bu kadar çok bilgiye sahip olmalarına rağmen Yaratıcı’ya inanmayı reddeden insanlarla Tanrı’nın nasıl doğrudan konuştuğuna bakın.

Kuran'da Evrenin Genişlemesi

Evrenin genişlemesi, evrendeki tüm nesnelerin birbirlerinden gittikçe uzaklaştığı bir olgudur.

Bu fenomen uzayın kendisinin ivmelenmesinden kaynaklanır. Bu hızlanmanın gerçekleşme oranı Hubble sabiti olarak bilinir ve H0 = 71 km/s/Mpc (burada Mpc megaparsek anlamına gelir) olarak ifade edilebilir.

Evrenin genişlemesi, galaksilerin birbirlerinden ne kadar hızlı uzaklaştıklarını ölçerek hesaplanabilir. Bu yöntem, kırmızıya kayma ölçümlerine veya uzak galaksilerden gelen ışığın Doppler etkisi nedeniyle daha kırmızı dalga boylarına doğru ne kadar kaymış olduğuna dayanır.

وَٱلسَّمَآءَ بَنَيْنَـٰهَا بِأَيْي۟دٍۢ وَإِنَّا لَمُوسِعُونَ
Göğü, gücümüzle Biz kurduk; şüphesiz biz onu genişleticiyiz.

Arapça لَمُوسِعُونَ إِنَّا (lamu:siu:n) ifadesi genişletiyoruz anlamına gelir; مُوسِعُونَ (mu: siu:n) kelimesi أَوْسَعَ (awsae = genişletmek) fiilinden türetilmiştir. Bu kelimenin başındaki “Lam” (l) harfi, önüne geldiği ismi veya sıfatı vurgulamak için kullanılır ve çok veya çok fazla anlamına gelir. Buna göre, bu ifade şu anlama gelmektedir: “Evreni çok genişletiyoruz.”

İlahi Söz

Allah bize bir kez daha göstermiştir ki Kur’an-ı Kerim onun ilahi sözüdür. Aksi takdirde 1400 yıl önce ortaya çıkan bu kozmolojik gerçekleri evrenin Yaratıcısından başka kim bilebilirdi?

Biz onlara hem ufuklarda ve hem kendi nefislerinde delillerimizi göstereceğiz ki, Kur'ân'ın hak olduğu kendilerine açıkça belli olsun. Senin Rabbinin her şeye şahit olması kafi değil mi?

Görmek isteyebilirsin:

Benim adım Serdarhan Uyar ve bu web sitesinin kurucusuyum. Kuran’ı öğrenmek benim kişisel tutkumdur. Bunu yapmak Allah’a olan inancımı güçlendiriyor. Bu yüzden bu web sitesini oluşturdum: Başkalarının, Allah’a olan inançlarını güçlendirmek için.

Bu makaleyi paylaşın
Facebook
X
Reddit
WhatsApp

İçerikler

Kur'an'daki Diğer Mucizeler

Herhangi bir sorunuz veya endişeniz var mı? Bize ulaşın.